Metin Eskin
  12-05-2023 21:13:45

Metin ESKİN: Seçime Bir Gün Kala

Seçime Bir Gün Kala

14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerine kalan günleri gösteren takvim yaprakları birer birer düştü ve bu yazının yazıldığı an itibari ile iki, muhtemelen yayına alınması ile bir gün kalmış olacak. Seçmenin büyük bir bölümü sandık başında alacağı tavrı, kimlere oy vereceğini, kimleri iktidarda görmek istediğinin kararını verdi. Ancak, siyasette yirmi dört saatin ne denli önemli olduğunu, seçime üç gün kala, kendince Cumhurbaşkanlığı makamının en güçlü adayı olduğunu iddia eden Muharrem İnce'nin adaylıktan çekilmesi ile birlikte gördük. Muharrem İnce ve Memleket Partisi'ne gidecek oyların seçim sandığında nasıl yön değiştireceği konuşulmaya başladı. Öncelikle belirtmek gerekir ki, Muharrem İnce'nin oylarının büyük bir bölümü istifa öncesi adreslerini değiştirdi. Muharrem İnce seçmeninin hatırı sayılır bir bölümü ATA İttifakı'nın adayı olan Sinan Oğan'a gitti. Bir bölümü de, geldikleri yer olan CHP ye dönüş yaptı. Ortada kalan oyların nereye gideceği merak konusu. Bu oylar da genel seçmenin sayısına oranla %1-2 arası bir oya tekabül ediyor. Bu kalan oylar son derece radikal Muharrem İnce taraftarlarını temsil ediyor. Muhtemeldir ki bu oyların büyük bir bölümü kimseye yar olmadan, heba olacak. Türkiye seçim atmosferine girdiğinden beri (gerçi iktidarın siyaset dili öncesinde de böyleydi) siyasetin iktidar bloğunda oldukça ayrıştırıcı, ötekileyici, nefret duygusuyla kuşatılmış dili ve  hakaretleri öylesine bir hale geldi ki, bu dil sadece siyasi rakiplerini değil, muhalefetin seçmen kitlesini de hedef almaya başladı. Bu dili kullanan bir siyaset nasıl tüm Türkiye vatandaşlarının Cumhurbaşkanı olabilir? Seçim kazanma şansı zora girdikçe siyaset dilini zehirli bir mızrağa dönüştüren iktidar, bu dilin yetersiz geldiği yerlerde yalana başvurmaktan geri durmuyor. Montaj kasetler, söylenmemiş sözler, çekilmemiş sahte fotoğraflar önce sosyal medyada, sonra yandaş medyada servis edilmeye başlandı. Bu hamleler de yetmeyince, bu yalan ve iftiralar seçim meydanlarında vatandaşa sunuldu. Bu yalan ve iftiraların neler olduğunu hepimiz görüyor ve duyuyoruz. Sanırım iktidar kanadı yalanı ne kadar çok tekrarlarsam, o kadar inanırlar diye düşünüyor. Hem de gözümüzün içine baka baka, utanmadan, sıkılmadan. Bütün bu yalan, dolan, iftira vs iktidar kanadını tatmin etmemiş olacaktı ki, yirmi bir yıldır tek başlarına yönettikleri ülkede yapamadıklarını adeta muhalefet partisi gibi yapacaklarını vaat etmeye başladılar. Muhalefetin vatandaşa vaatlerini hangi kaynak ile diye sorgularken, çok daha fazlasını yapacaklarını söylemeye başladılar. Ancak, kaynak konusunda söyledikleri; "yapacaklarımsın garantisi, yaptıklarımızdır" İyi de, yirmi bir senedir aklınız neredeydi, nereye kaçmıştı. Kaynak dediğiniz şey, iktidar sahiplerinin kendi servetleri değil de, devletin kaynakları ise, bugünün muhalefeti yarın iktidar olduğunda o kaynakları yönetecektir. Bu durumda muhalefete sordukları kaynak nerede sorusu boşa çıkmaktadır. AKP Genel Başkanı R.T. Erdoğan'ının 14 Temmuz 1996 günü söylediği; "Demokrasi bir tramvaydır, gittiğimiz yere kadar gider, orada ineriz” ve “Demokrasi amaç değil araçtır”  sözlerinin  bir kaç makyaj dışında değişmediği seçime sayılı günler kala kendi ağzından çıkan sözlerle teyit edildi. Bu satırları okuma zahmetine katılanlar, Erdoğan'ının demokrasiyi adeta katliama uğrattığı sözleri okumuş veya ekranlardan izlemiştir. Mevcut iktidarın ve yan particiklerin vaatleri, muhalefetin vaatlerinin neredeyse birebir kopyası. Ancak, muhalefet vaat eder, iktidar icraat yapar. Siyasetin normal şartlarda yapıldığı ülkelerde iktidarlar seçimin hemen sonrasına vaat vermez, derhal uygulamaya alır. Maalesef ki, seçim kaybetme korkusu, iktidarın muhalefet rolünü oynamasına sebep oluyor. İşin garip yanı, iktidarın küçük ortakları, sanki kendileri iktidar olacakmış gibi vaatlerde bulunuyor. İktidar olmak için en ufak beyanları ve gayretleri olmayıp, tek dertleri mecliste üç beş koltuk sahibi olmak olan iktidarın ortakçılarının vaatleri artık komik olmaktan çıkıp, beyin travmasına sebep olacak kelamlar haline gelmeye başladı. Mevcut iktidarın iki bakanı hariç her biri vekil adayı oldu. Bunun iki geçerli sebebi var. Birincisi ve kanaatimce en önemlisi, kaybedilecek seçim sonrası liderliği tartışılır hale gelecek olan Erdoğan sonrasına AKP ye hakim olma çabaları. Diğer sebep ise, vekil seçilip, dokunulmazlık zırhına sahip olmak. Dikkat ederseniz, AKP vekil adayları yaptıkları miting konuşmalarında Cumhurbaşkanlığı konusuna ayıp olamasın diye değiniyorlar. İnanıyorum ki, bakan olup ta, vekilliğe soyunanların derdi Cumhurbaşkanlığı'nı kimin kazandığı değil. Dertleri, meclis çatısı altına girebilmek. Ona keza AKP lideri ve Cumhurbaşkanı adayı R.T. Erdoğan'da miting konuşmalarında partisinden çok kendisini ön plana çıkartıyor. Önceliği AKP'nin çıkaracağı milletvekilinden çok kendi Cumhurbaşkanlığı. Her biri kendini kurtarma derdine düşmüş durumda. Kendini kurtarma çabası  sadece Cumhurbaşkanı ve bakanlarda değil. AKP'li Belediye Başkanları ve AKP'nin liyakat değil, sadakat kriterleri ile göreve getirdiği beceriksiz, niteliksiz bürokratlarda. Mevcut kapasite, bilgi birikimi, beceri ve donamım ile o makamlara gelip ekonomik ve sosyal statü kazanamayacaklarını çok iyi biliyorlar. O makamlara oturabilmek ve o makamlarda kalabilmek için devletin değil, siyasi iradenin emrinde yaptıkları kanunsuz ve hukuksuz işlerin hesabı ve üzerine adeta paraşütle indikleri makamları "işgal" ettikleri sürecinde elde ettikleri kazanımların gitmesini istemiyorlar. Yandaş diye tabir edilen medya, mevcut iktidarın ayakta kalabilmesi için her türlü yalan, iftira ve hakaretin besleyicisi durumundalar. Her gün TV ekranlarında gördüğünüz ve gözümüzün içine bakarak yalan söyleyen medya mensuplarının ve patronlarının korkusu tamamen duygusal nakite bağlı. Olası bir iktidar değişikliğinde, bin tane bile basılmayan sözde gazeteler özellikle başta bankalar olmak üzere yaptıkları abonelik ve reklam sözleşmeleri ortaya çıkacak. Dediğim gibi günlük bin adet bile satılmayan gazeteler ile iktidar belediyelerinin ve kamu kurumlarının günlük on binlere varan abonelik ve reklam sözleşmeleri ile kamu kaynaklarının nasıl transfer edildiğini gözler önüne serecektir. TV ekranlarında hükümet için bin bir takla atan o sözde gasteciler(!) in esas geçim kaynaklarından biride basılmayan gazete aboneliklerinden ve kamu kurumlarından gelen reklam komisyonlarıdır. Elbette pastanın en büyük dilimi patronaj tarafından alınmakta. Bütün bunlar iktidar değiştiğinde göz önüne serilecek ve bir çok yandaş medya kanalı beslendikleri hortumlar kesildiği için kapanacaktır. İşte o zaman görülecektir ki, bugün iktidar için kırk takla atanlar kısa bir süre sonra yeni iktidar için takla atmaya başlayacaklar. Mevcut iktidar, o Koltuklarda oturabilmek adına vatandaşlara çok sayıda yalan söyledi ve söylemeye devam ediyor. En son doğalgaz yalanı ortaya çıktı. Sözde bedava diye verilen gazın yerli olmadığı ve Rus gazı olduğu ortaya çıktı. TPAO Genel Müdürü Melih Han Bilgin; "Karadeniz gazında şu anda test üretim fazındayız hâlâ. Test üretimi devam ediyor ve bu üretimin tamamını BOTAŞ’a teslim ediyoruz. Test üretimi yıl sonuna kadar aslında devam edecek. Böylece rezervuar davranışını daha iyi anlamış olacağız. Yıl sonuna kadar değil belki ama yılın son çeyreğine kadar devam edecek. Ondan sonra ticari kontratlar devreye girecek” diyerek gerçekleri itiraf etti. Genel Müdür'ün söylediği "Böylece rezervuar davranışını daha iyi anlamış olacağız" sözü ile anlıyoruz ki, Karadeniz'de bulunduğu söylenen doğalgazın akibeti hala belli değil. Umarız ki, rezerv söylenenden katlarca çok çıksın. Ancak burada atlanılan diğer konu doğalgazın bedava verileceği. Külliyen büyük bir yalan. Rusya'dan aldığımız doğalgaz'ın bedeli dağıtım şirketlerine yine bizim cebimizden ödenecek. İktidarda bulunanlar bu bedeli kendi ceperinden değil, ödediğimiz vergiler ile ödeyecekler. Mevcut iktidarın yirmi bir yıllık süre sonunda oluşturmak istediği bir kitle var. Eğitimsiz, düşünmeyen, analiz etmeyen, sorgulamayan, ne derse inanacak ve kabul edecek bir kitle. Bu konuda kısmen başarılı oldular. İletişim kanallarının bunca çok ve hızlı olduğu bir dünyada bunu yüzde yüz başarmak mümkün değil. Tam başarılı olamasalar da, Türkiye'nin neredeyse çeyrek asra varan bir zamanını heba ettiler. Bugün iktidarın yerli ve milli dediği Akkuyu NGS, dünyada bir ülkenin başka bir ülkede santral kurup, elektrik ürettiği ve sattığı tek ülke Türkiye. Akkuyu NGS tamamı ile Ruslar'a ait ve üretim satış sözleşmeleri Türkiye'nin aleyhine. Yine yerli ve milli dediğimiz helikopteri, Anadolu TGC gemisini muhatap ülkelerin izni olmadan başka bir ülkeye satmamız mümkün değil. Bunu en son Pakistan ile yapılan ATAK Helikopteri satış anlaşması, İspanya'nın izin vermesinden dolayı gerçekleşmedi. Mevcut AKP iktidarı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın yerli ve milli diye algı yaptığı bir sürü üretime Türkiye'nin tek başına hakimi olmadığını göremeyen bir vatandaş kitlesi var. Burada sorgulanması gereken AKP'nin ne derece yerli ve milli olduğudur. Türkiye özellikle Suriye'de yaşanan olaylar ve sonrasında başlayan göçlerden sonra dünyanın her bölgesinden kontrolsüz göç almaya başladı. Ülkenin sosyal, ekonomik dengelerini negatif anlamda değiştiğini görmemek mümkün değil. 250 bin USD den, 400 bin USD ye çıkarılan Türk vatandaşlığı bu denli ucuzlatılmamalıydı. Para karşılığı vatandaşlık satmak ne kadar yerli ve milli ise, AKP de o kadar yerli ve millidir. Millet İttifakı'nı ellerinde net ve somut bir bilgi ve belge olmadan ve de muhalefetin ısrarla ret ettiği ve lanetlediği terör örgütü ile irtibatlandırmak için akla hayale gelmeyen yalan ve iftiralar ilr algı oluşturmaya çalışan AKP ve yancı particikleri söz HÜDAPAR'ın Hizbullah terör örgütü ile ilişkisine gelince HÜDAPAR'ı aklamak için kaç kalıba gireceklerini şaşırıyorlar. HÜDAPAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, “Hizbullah bana göre bir terör örgütü değil. Türkiye Cumhuriyet'i devleti kayıtlarında bir terör örgütüdür” sözleri ile HDP'nin PKK terör örgütü değildir sözleri arasındaki farkı açıklayacak anlamlı bir tek cümle kurabilecek var mı? AKP'nin HÜDAPAR'ı Hizbullah ile eşleştirmemesi veya HÜDAPAR'ın Hizbullah'ı terör örgütü olarak görmemesi " bizim terör örgütümüz daha iyidir" anlayışının yansımasıdır. 1983 yılından beri oy kullanıp, bir çok seçimde, yine bir çok partinin mitingini izledim. Bu seçime kadar, miting meydanlarının seçim sonuçları için kesin bir referans kaynağı olmadığını gördüm. Ancak, bu defa miting alanları çok farklı. Özellikle Millet İttifakı'nın mitingleri organik olarak gerçekleşiyor. Organik miting nedir? (bu tanımlamayı ilk kullanan benim) Miting alanına civar illerden takviye birliklerin getirilmemesi. Kamu kurumlarında çalışanlara mitinge gelmeleri için baskı yapılmaması. Mitinglere yevmiyeli seyirci (!) getirilmemesi. Ücretsiz köfte-döner verilmemesi. Millet İttifakı'nın yaptığı mitinglerde oluşan organik yapı ve kitlenin mitinge katılımı, sahiplenmesi ve coşkusu. İlk defa miting meydanları seçim sonuçları için önemli bir referans olmaya başladı. Seçime bir kala söylenecek çok söz var. Son söz gençlere olsun. Ancak, size polemik yapmamam adına ismini vermiyorum,65 yaşında bir genç olan çocukluk arkadaşım var. İnsan 65 yaşında nasıl genç olur? Seçme yetkinliğine geldiğnden beri hiç oy kullanmayan bu çocukluk arkadaşım hayatında ilk defa oy kullanacak. Ben böyle birisine ancak genç derim. Gençler, bu seçim sizin nasıl bir Türkiye'de yaşayacağınıza karar vereceğiniz bir seçimdir. Her geçen gün kötüleşen, sizleri karamsarlığa götüren, bu topraklarda yarın umudu kalmayan, fikir hür gençler olmanıza ket vuran bir iktidarın sultasında yaşamak mı? Kendi yandaşlarına ve onların çocuklarına hak etmedikleri her kapıyı açarken size kapatılan kapılarla karşılaşmak mı? Liyakat yerine mülakatla geleceğinizin olmadığı bir ülke mi? Onca sene, tüm zorluklara rağmen okuduktan sonra işsiz kalmak mı? Yoksa asgari ücreti beğenmiyor musun diye azarlanmak mı? Daha iyi standartlarda yaşamak varken, bununla şükret diyen bir yönetim anlayışı mı? Gençlerin tercihlerini neye göre yapmasını gerektirecek yüzlerce neden yazabilirim. Ancak, bu gerekçeler bile yeterli. Gençler, isteklerinizin yerine gelmesini istiyor, daha mutlu ve umutlu bir gelecek talebiniz varsa, yirmi bir yıldır Türkiye'yi yöneten iktidarın bunu yapamayacağının garantisi, yapamamış olmalarıdır. Yeniden baharların gelmesi, her şeyin çok daha güzel olması için değişim şart. Değişimin anahtarı da 14 Mayıs sabahı senin elinde.  
  Bu yazı 448 defa okunmuştur.
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
PUAN DURUMU
Takım O G M B A Y P AV
1 Galatasaray 38 33 2 3 92 26 102 +66
2 Fenerbahçe 38 31 1 6 99 31 99 +68
3 Trabzonspor 38 21 13 4 69 50 67 +19
4 Başakşehir FK 38 18 13 7 57 43 61 +14
5 Kasımpaşa 38 16 14 8 62 65 56 -3
6 Beşiktaş 38 16 14 8 52 47 56 +5
7 Sivasspor 38 14 12 12 47 54 54 -7
8 Alanyaspor 38 12 10 16 53 50 52 +3
9 Çaykur Rizespor 38 14 16 8 48 58 50 -10
10 Antalyaspor 38 12 13 13 44 49 49 -5
11 Gaziantep FK 38 12 18 8 50 57 44 -7
12 Adana Demirspor 38 10 14 14 54 61 44 -7
13 Samsunspor 38 11 17 10 42 52 43 -10
14 Kayserispor 38 11 15 12 44 57 42 -13
15 Hatayspor 38 9 15 14 45 52 41 -7
16 Konyaspor 38 9 15 14 40 53 41 -13
17 MKE Ankaragücü 38 8 14 16 46 52 40 -6
18 Fatih Karagümrük 38 10 18 10 49 52 40 -3
19 Pendikspor 38 9 19 10 42 73 37 -31
20 İstanbulspor 38 4 27 7 27 80 16 -53
Takım O G M B A Y P AV
1 Eyüpspor 34 24 7 3 77 31 75 +46
2 Göztepe 34 21 6 7 60 20 70 +40
3 Sakaryaspor 34 17 8 9 50 35 60 +15
4 Bodrumspor 34 15 7 12 43 22 57 +21
5 Çorum FK 34 16 10 8 55 36 56 +19
6 Kocaelispor 34 16 11 7 48 41 55 +7
7 Boluspor 34 15 11 8 33 35 53 -2
8 Gençlerbirliği 34 13 9 12 39 33 51 +6
9 Bandırmaspor 34 13 10 11 49 32 50 +17
10 Erzurumspor FK 34 12 11 11 30 34 44 -4
11 Ümraniyespor 34 12 15 7 40 47 43 -7
12 Manisa FK 34 9 12 13 40 40 40 0
13 Keçiörengücü 34 10 14 10 34 43 40 -9
14 Adanaspor 34 11 17 6 28 45 39 -17
15 Şanlıurfaspor 34 9 14 11 32 37 38 -5
16 Tuzlaspor 34 9 14 11 35 47 38 -12
17 Altay 34 5 25 4 16 76 10 -60
18 Giresunspor 34 2 28 4 16 71 7 -55
Takım O G M B A Y P AV
1 Esenler Erokspor 36 26 5 5 83 29 83 +54
2 Van Spor FK 36 24 6 6 63 37 75 +26
3 Bucaspor 1928 36 21 5 10 54 25 73 +29
4 1461 Trabzon FK 36 21 6 9 71 39 72 +32
5 Ankaraspor 36 15 8 13 45 35 58 +10
6 Yeni Mersin İdman Yurdu 36 16 10 10 50 36 58 +14
7 Beyoğlu Yeniçarşıspor 36 15 14 7 47 38 52 +9
8 Karacabey Belediye Spor 36 13 11 12 43 37 51 +6
9 Ankara Demirspor 36 15 16 5 43 46 50 -3
10 Diyarbekir Spor 36 12 15 9 39 41 45 -2
11 Kırklarelispor 36 11 14 11 33 41 44 -8
12 Altınordu 36 10 13 13 45 39 43 +6
13 Hes İlaç Afyonspor 36 10 14 12 25 38 42 -13
14 Serik Belediyespor 36 10 16 10 29 45 40 -16
15 Nazilli Belediyespor 36 11 16 9 38 57 39 -19
16 Zonguldak Kömürspor 36 11 17 8 41 57 38 -16
17 Kırşehir Futbol SK 36 5 23 8 38 76 23 -38
18 Bursaspor 36 6 22 8 28 64 23 -36
19 Adıyaman FK 36 4 25 7 28 63 19 -35
Takım O G M B A Y P AV
1 Kepezspor FAŞ 28 22 2 4 67 18 70 +49
2 Aliağa Futbol A.Ş. 28 19 0 9 60 18 66 +42
3 Ayvalıkgücü Belediyespor 28 15 6 7 40 25 52 +15
4 52 Orduspor FK 28 14 7 7 40 28 49 +12
5 İnegöl Kafkas GK 28 13 7 8 37 30 47 +7
6 Edirnespor 28 13 10 5 45 28 44 +17
7 Mardin 1969 Spor 28 12 11 5 40 34 41 +6
8 K.Çekmece Sinopspor 28 10 10 8 41 31 38 +10
9 Karabük İdmanyurdu Spor 28 10 13 5 27 44 35 -17
10 Artvin Hopaspor 28 9 12 7 33 29 34 +4
11 Talasgücü Belediyespor 28 10 14 4 34 45 34 -11
12 Kırıkkalegücü FK 28 8 15 5 31 42 29 -11
13 Gümüşhanespor 28 4 14 10 25 49 22 -24
14 Malatya Arguvanspor 28 3 21 4 21 57 13 -36
15 Tarsus İdman Yurdu 28 2 22 4 20 83 10 -63
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 26/05/2024 Fenerbahçe 6 - 0 İstanbulspor
 26/05/2024 Hatayspor 2 - 0 Çaykur Rizespor
 26/05/2024 Adana Demirspor 2 - 6 Başakşehir FK
 26/05/2024 Trabzonspor 4 - 2 MKE Ankaragücü
 26/05/2024 Pendikspor 0 - 1 Gaziantep FK
 26/05/2024 Konyaspor 1 - 3 Galatasaray
 26/05/2024 Kasımpaşa 2 - 1 Beşiktaş
 25/05/2024 Sivasspor 2 - 1 Kayserispor
 25/05/2024 Fatih Karagümrük 3 - 1 Samsunspor
 24/05/2024 Alanyaspor 1 - 1 Antalyaspor
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 11/05/2024 Kocaelispor 0 - 2 Sakaryaspor
 11/05/2024 Erzurumspor FK 0 - 4 Eyüpspor
 11/05/2024 Boluspor 2 - 1 Çorum FK
 11/05/2024 Göztepe 1 - 1 Bodrum FK
 11/05/2024 Adanaspor 1 - 0 Bandırmaspor
 11/05/2024 Tuzlaspor 1 - 1 Gençlerbirliği
 11/05/2024 Şanlıurfaspor 2 - 0 Manisa FK
 10/05/2024 Giresunspor 1 - 2 Ümraniyespor
 10/05/2024 Keçiörengücü 1 - 1 Altay
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 Hük. Bursaspor 3 - 0 Van Spor FK
 04/05/2024 Altınordu 3 - 3 Sincan Belediyesi Ankaraspor
 04/05/2024 Bucaspor 1928 3 - 1 Diyarbekir Spor
 04/05/2024 Serik Belediyespor 0 - 6 Esenler Erokspor
 04/05/2024 Beyoğlu Yeniçarşıspor 3 - 1 Karacabey Belediye Spor
 04/05/2024 Adıyaman FK 4 - 1 Hes İlaç Afyonspor
 04/05/2024 Ankara Demirspor 5 - 2 Yeni Mersin İdman Yurdu
 04/05/2024 Kırklarelispor 1 - 3 Zonguldak Kömürspor
 04/05/2024 Kırşehir Futbol SK 4 - 5 1461 Trabzon FK
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 27/04/2024 Malatya Arguvanspor 3 - 4 Talasgücü Belediyespor
 27/04/2024 Gümüşhanespor 2 - 4 Kepezspor FAŞ
 27/04/2024 Artvin Hopaspor 0 - 1 52 Orduspor FK
 27/04/2024 Mardin 1969 Spor 4 - 2 İnegöl Kafkas GK
 27/04/2024 Tarsus İdman Yurdu 1 - 1 Karabük İdmanyurdu Spor
 27/04/2024 Ayvalıkgücü Belediyespor 1 - 0 Edirnespor
 27/04/2024 Aliağa Futbol A.Ş. 6 - 3 Kırıkkalegücü FK
HABER ARŞİVİ
ŞANS OYUNLARI
BİZİ TAKİP EDİN
  • YUKARI