Mezarlıklar Vazgeçilmezlerle Doludur

Yerel seçimlerin üzerinde 37 gün geçti, yeni seçilen belediye başkanları kazanmanın sevincini yaşarken, diğer taraftan kendilerini bekleyen borç tablosunun oranı kaygılandırıyor.

 

AKP’den CHP’ye geçen Bursa Büyükşehir, il, ilçe belediyelerindeki borçların miktarı, belediye binalarına büyük afişlere yazılarak ifşa ediliyor.

 

Elbette borçsuz belediye olamaz, lakin borçlarla gelirler oranı birbirine ters orantıdaysa durum sıkıntılı.

 

Bir de halkın ödediği vergilerle şatafatlı makam odaları, ultra lüks harcamalar, makam araçları, fütursuzluk almış başını gitmiş. Sanki o makamlar mezara kadar kendilerine kalacak gibi davranışlar içinde olmalarının ardında yatan neden kendilerinden başka kimsenin aday gösterilmeyeceği ruh haline sahip olmalarıdır. Yani vazgeçilmezlik psikolojisi, unutulmaması gereken ve herkesin kulağına küpe olacak bir söz var. “Mezarlıklar vazgeçilmezlerle doludur” 

 

 

SOL PERDEDE DE ÇATLAK SESLER VAR TABİ

 

Son dakika ihale yapanlar, devri teslim yapmadan sağa sola çek kesenler…

Bir daha aday gösterilmeyen bazı CHP’li belediye başkanlarının ise, ihtiyaç olmadığı halde yerlerine gelecek başkanları zora sokmak için yüksek sayıda personel alımı yapmaları, kasayı tam takır kuru bakır bırakmaları nasıl bir kötülüktür. Değerlendirmesini siz okurlara bırakıyorum.

 

Yani anlayacağınız, AKP’lilerin CHP’lilere enkaz bırakmasını yadırgamıyoruz. Alıştık diyelim.

CHP’li belediye başkanlarının, yeni seçilen CHP’li başkanlara enkaz bırakmasının ahlaki hiçbir haklı tarafı olamaz. Ne diyelim yazıklar olsun!

 

 

Gelelim, yeni seçilen belediye başkanlarının çalışacağı ekip oluşturma sürecine:

 

Bursa’da yaşayan bir vatandaş olarak, 47 yıl sonra CHP’nin Bursa Büyükşehir ile birlikte; Nilüfer, Mudanya, Gemlik dışında, Osmangazi, Mustafakemalpaşa ve Harmancık ilçelerini almasını, Bursa’da ki değişimin ilk adımı olarak görüyorum.

 

Lakin her değişim kendi içinde sancıları da beraberinde getiriyor.

 

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey beraber çalışacağı A takımını oluştururken bence yersiz eleştirilere maruz kalıyor.

 

Alinur Aktaş 6,5 yıllık belediye başkanlığı sürecinde önemli belediye iştiraklerine, hatırı sayılır akrabayı taallukatı atarken, bu kadar yaygara yapan oldu mu?

 

Komik olan yapılan atamalara eski bakan Mustafa Varank ve İl Başkanı Davut Gürkan’ının yaptığı eleştiri. Vallahi pes doğrusu. Sizler, icazet ehli, liyakatten söz edecek kişiler olmadığınız gibi, Başkan Bozbey’i eleştirecekte son kişilersiniz.

 

Dikkatimi çeken bir diğer konu ise şu. 

 

Başkan Bozbey’i eleştirenlerin büyük çoğunluğunun karşı mahalleden değil, CHP’nin kendi mahallesindeki siyasetçiler olduğunu düşünüyorum.

 

Arada nazarlık olsun diye yaptığı hatalı atamalar olabilir. Zaman içerisinde o kişilerin göstereceği performans hatalı mı hatasız mı olduğunu gösterecektir.

 

En fazla eleştiriye maruz kalan, liyakatli bir isim olan, 15 yıllık edebiyat öğretmeni Şafak Baba Pala’ya yönelik yapılan itibarsızlaştırma girişimlerini ahlaksızlık olarak görüyorum.

 

Şafak Hoca hiçbir zaman eşinin gölgesinde, konumunda kariyer başarısı içinde olmamıştır.

 

Şafak Hoca’nın atamasını, Milletvekili Prof. Dr. Kayıhan Pala’nın torpili olarak düşünenlere sadece söylenecek tek bir söz var.  Zır cahilsiniz!

 

Şafak Baba Pala’ya yapılan eleştiriler sonrasında, bu kadar sert eleştirilmesinin nedenini merak ettim ve bir araştırma yaptım.

 

Bildiklerimin dışında ne kadar liyakat sahip bir entelektüel, öğretmen, eğitimci, kültür insanı olduğunu daha iyi öğrendim…

 

 

Kim olduğunu merak edenlere bilgi olsun:

Tam 15 yıl, dile kolay 15 yıl on binlerce çocuk ve gencin hayatına dokunmak.

Her yıl Nilüfer nüfusundan çok daha fazla çocuk ve genci kütüphanelerde buluşturmak herkesin harcı ve haddi değil.

 

Bir ilçeyi çocuklar, gençler ve kadınlar başta olmak üzere farklı sanat disiplinleri, sosyal bilimler ve özellikle edebiyat eksenli yürüttükleri, yılda beş yüzün üzerinde etkinlikle, yaşayan bir şehir yapmak herkese nasip olmaz.

 

Şafak Baba Pala Bursa Kız Lisesi ve Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi mezunu.

 

Sağlık sektöründen, basına sektörüne kadar birçok iş kolunda çalışan Şafak Baba Pala, 15 yıl öğretmen olarak görev yaptıktan sonra, 2009 yılında Nilüfer’in ve bugün Bursa’nın efsane başkanı kabul edilen Mustafa Bozbey döneminde, önce Sosyal İşler Sorumlusu olarak göreve başlıyor.

 

Sonrasında da 2023 yılına kadar Kültür ve Kütüphane Müdürü olarak görev yapıyor başarı ile.

 

Nilüferde büyüyen, yetişen binlerce çocuğun, gencin “Bizim Okulumuz Nilüfer Belediyesi, Nilüfer Belediyesi Kütüphaneleri” diyen bir neslin gizli kahramanı.

 

Nâzım Hikmet Kültür Evi’nden Kadın Sığınma Evi’ne, Bizim Ev Engelliler Sosyal Yaşam Destek Merkezi’nden Nilüfer Şiir Kütüphanesi’ne, Nilüfer Yazı Evleri’nden Gezici Kütüphanesi gibi örnek projenin parçası.

 

Türkiye’de gündeme gelen; Yılın Yazarı, Nilüfer’de “Kadın Hayata Yakın”, Nilüfer’in Çocukları Sanatla Büyüyor, Edebi Kazılar, Kütüphane Günleri, Şairin Şiir Evreni gibi birçok özel ve ses getiren etki bırakan projenin mimarı.

 

 

Türkiye’de kütüphanelerin yaşayan yerler olmasına emeği geçen bir isim.

 

Şafak Baba Pala ,“Bizler Bursa’da yaşıyoruz ve hepimizin bu kente bir borcu var. İşte bu yüzden, biz, bu kez Bursa için çalışmaya ve çalışırken öğrenmeye devam edeceğiz. Kimseden güç almadan, Bursalılar iyi bilir, sırtımızı yalnızca Uludağ’a yaslayıp, bu kadim şehrin sesini, sözünü dinleyerek çalışacağız. Bu sözde hem Nâzım’dan hem Tanpınar’dan izler olduğunu biliyoruz. Kavgalardan,

 

gürültülerden sıyrılıp bu kentin kendi öz sesini duyacak ve duyuracağız “diyecek kadar özel bir isim.

 

Dil Derneği Bursa Temsilciliği tarafından “Onur Ödülü” ne layık görülmüş.

 

Bursa’dan Öyküye Katkı Ödülü ve Bursa’dan Edebiyat, Sanat ve Kültüre Katkı Ödülü sahibi.

 

2014 yılında KAFSİAD tarafından Kafkas Kadını olarak seçildi.

 

2023 yılında Uluslararası ve alanında prestijli ve saygın bir ödül olan, B2B-Prestige Uluslararası İlişkileri Geliştirme Platformu’nun “Yaşama Değer Katanlar” ödülleri çerçevesinde verilen ‘Yerel Yönetim Ödülü’ne, Türkiye’den dönemin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile birlikte layık görüldü.

 

NEYİN PEŞİNDESİNİZ!

 

Şafak Pala’ın en özel ve güzel yaklaşımı “Kültür-Sanata ulaşmak bir haktır” diyen bir isim olması.

 

Türkiye Yayıncılar Birliği tarafından “Yayıncılık Özel Ödülü ”nü alan ve uzun yıllardır birçok başka ödülün de sahibi olan Nilüfer Kütüphanelerinin bir yöneticisi ve emektarı.

 

Şafak Baba Pala, 30 Nisan 2024 tarihinde Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde Kültür Daire Başkanı görevine atandı.

 

Bilmeyenler için altını çizerek belirtmekte fayda var bence:

Şafak Pala’nın Sızı, Yüzüne Sabah Çiyi Düşmüş ve Sana da Güle Güle Nezahat isimli üç öykü kitabı var.

 

Öyküleri ve yazıları birçok saygın platformda yer buldu.

 

2009 Ümit Kaftancıoğlu Öykü Ödülleri’nde, Teneke Davullar adlı öyküsüyle mansiyon aldı. 2022 yılında “Devinimler” adlı dosyasıyla da Vedat Günyol Deneme Ödülleri’nde Jüri Özel Ödülü’ne değer görüldü.

 

Seçici kurul ödül gerekçesini, “Kitaplarla, yazarların sözleriyle yaşama yeni bir renk, yeni bir boyut, kattığı; yazmanın insanı teklikten çokluğa, çığlıktan kahkahaya ulaştıracağının bilincini yalın bir dil, etkili bir anlatımla yansıttığı için Şafak Baba Pala’nın “Devinimler” adlı yapıtına Vedat Günyol Jüri Özel Ödülü vermiştir” sözleriyle açıkladı. Birçok farklı kitapta da öykü ve yazıları yayımlanan Şafak Baba Pala, PEN Türkiye ve Türkiye Yazarlar Sendikası üyesidir.

 

Soruyorum CHP içindeki, karşıt troller neyin peşindesiniz.

 

Biraz el insaf, el insaf…