Kemal CANKAYA Yazdı: Gençlik Kolları Seçiminin Ardından!!!

CHP’de Gençlik örgütlenmesinin niteliksel anlamda oldukça sorunlu olduğunu, seçim sürecinde kurulan ilişkiler diyaloglar bir kez daha ortaya koydu.

Aslında CHP gençlik kolları genel merkez yönetiminin, ülke gündeminden gençlik gündeminden uzak olduğunu söylemek sanırım abartı olmaz.

Ülkenin ağır gündemi, öğrenci, çalışan çalışamayan emekçi gençliğin yaşadığı derin sorunlar yokmuş gibi konformist bir anlayış içerisindeler!

CHP Bursa gençlik kolları seçim sürecinde gençlerin kulis çalışmalarını takip ettim. İnanın gerçekten çok üzüldüm.

12 Eylül 1980 askeri faşizmi, partilerin kol örgütlenmelerini yasakladığı için bir dönem partilerde kollar yerine komisyonlar, gençlik ve kadın kollarının işlevini görüyordu.

Halkçı Parti SODEP birleşimi sonrası SHP içerisinde, gençlik komisyonu içerisinde çalışmalarda yer aldım. SHP Bakırköy ilçe gençlik komisyonu kurucu örgütlenmesi için o dönemde İl Başkanı olan İbrahim Yener tarafından görevlendirildim.

O dönemde gençlik örgütlenmeleri ile günümüz gençlik kolları örgütlenmesine baktığımızda büyük bir uçurum var.

Bizlerin gençlik döneminde Partide, politik devrimci söylemler ve eylemler içerisinde gençlik örgütlenmesi öne çıkıyordu.

O günlerden bugünlere gelindiğinde genel tabloya baktığımızda, her alanda olduğu gibi, siyasi örgütlenme alanında da apolitikleşme, lümpenleşme, ahlaki dezenformasyonun gençlerimizi zehirlediğini görüyorum.

Son zamanlarda sağ sığ siyasi söylemler CHP’lilerin dillerine pelesenk olmuş, ana kademe, yok alt kademe gibi hiç politik niteliği olmayan tanımlar yapıyorlar.

Sol örgütlenmelerde teşkilat tanımı olmaz, örgüt olarak yapılarını tanımlarlar, parti yönetimlerini de ana kademe diye tanımlamazlar genel merkez, il, ilçe yönetimleri olarak tanımlarlar.

Dilde başlayan yozlaşma pratikte devam ediyorsa sıkıntı büyük oluyor.

Gelelim CHP Bursa gençlik kolları seçimi sürecinde yaşananlara; seçim çalışmaları sürecinde aday olanlar seçimi kazanmak için her türlü argümanı kullanacaklar, tabi ki kullanılan argümanların ahlaki sınırları aşmaması gerekiyor.

Gençlik ve kadın kolları seçimlerinde siyasi etik kurallara uymayan davranışlar gözlerden kaçmıyor.

Gençlik ve Kadın kollarının dahilinde olmayan siyasi aktörler bizzat dahil oluyorlar. Böylesi bir durum kırılmaları beraberinde getiriyor.

Dedikoduların yayılması üzerine kongrede İl Başkanı Nihat Yeşiltaş bir adaydan yana tavır koymadığını ifade etti

"Kadın kollarında çıkan bütün adaylarımız bizim adaylarımızdı. Aynısını gençlik kollarında da yaptık. İlçelerde çıkan bütün gençlik kolları başkan adayları hepsi bizim adaylarımızdır. Ve bugün de iki aday da Nihat Yeşiltaş'ın, Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı'nın adayıdır. Bunu da herkes böyle bilsin."

Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir gayet güzel nazik bir şekilde olması gereken davranışı özetledi.

Olgun gençler kendi işlerine bakarlarsa; kongre süreçlerinde doğal olan bazı kırgınlıklar daha kolay kenara bırakılacak, gençler kendileri birleşmeyi başaracaktır düşüncesindeyiz.

Gençlik Kolları seçimi sürecinde, başta Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’i bu sürecin dahilinde göstermeye çalışanlar oldu.

Başkan Bozbey kendisinin bu sürecin dahilinde olduğunu söyleyenlere kongrede zehir zemberek sözlerle cevap verdi:

"Zaman zaman duyuyoruz ve üzülüyoruz da. Şu, şunu destekliyor. Bozbey, bunu destekliyor. Bozbey, şunun yanında falan... Böyle bir şey yok. Biz gençlerin her birinin yanındayız. Beş aydır da bunu gösterdik biliyorsunuz. Beş aydır gençlere el uzattık ve gençlerle birlikte yol yürüyeceğimizi de gösterdik."

Başkan Bozbey, "Tüm gençlerin bu salondan çıkarken kol kola çıkmasını arzu ediyorum. Eğer sizler birileri tarafından yalan, yanlış, iftira ile birbirlerinize ve bizim aramıza nifak sokabilecek o anlayışları da dikkate alarak böyle bir ortama göz yumarsanız bundan sonraki başarılarımıza gölge düşürmüş oluruz"  medyada maalesef zaman zaman yaşanıyor, farklı ortamlara girmeyin.Ha, birileri var! Onlar yöneticilik de yaptılar zamanında! Şimdi de bazı sosyal medyalarda, orada farklı isim altında, kendileri de ismini koyamıyorlar orada eleştirilerine devam ediyorlar. Onları da biliyoruz. Onlar bu partinin yüz karasıdır! Aslında bu partiden bir an önce ilişkilerinin kesilmesi gerekiyor.

Bizler sizlerden aldığımız güçle, gençlerle birlikte gerçekten Bursa'da bir tarih yazdık ve bu tarih yazmayı devam ettirmek istiyoruz. Ancak birileri bu konuda hâlâ başka türlü bir anlayış içerisinde üstelik de parti üyesi görünüyor hâlâ. Bunları hazmetmemiz mümkün değil, çok net söylüyorum. Sosyal medyada birbirimize destek olmak yerine farklı anlayışları ortaya koymak Cumhuriyet Halk Partililere yakışmayacak bir tutumdur."

Benim Başkan Bozbey’e naçizane önerim, sizi istismar ederek sizin üzerinizden aklı sıra güç devşirmeye çalışan, aslında yol arkadaşı olmaktan çok ayak bağı olan etrafınızda dolaşan bazı kişilerin kendilerine gelmelerini, sizleri zor durumda bırakacak davranışlardan uzak durmalarını sağlayın. Duramıyorlarsa gereğini yapmanızdır!

Belediye iştiraklerinde yönetici konumunda olan işgüzar, sevilmeyen tiplerin sürece dahil oldukları, gençlere destekledikleri adaya oy verilmesi karşılığında işe alınacakları teklifinde bulundukları iddiaları ortamı daha da gerginleştirdi.

Bu kişilere söyleyecek güzel bir söz var, “Bulundukları makamlardan kimlik alanlar, o makamlardan indikten sonra kimliksizleşirler!!!”

Bu sözüm ortaya, üzerine alması gerekenler alır…

CHP’de gençlik ve kadın kolları seçimlerinin ardından, 1 yıl sonra il ilçe kongreleri süreci başlayacak. Gençlik kolları seçiminin sonucu iyi okunmalı diyorum.

Geçtiğimiz hafta pazar günü yapılan gençlik kolları seçimi, Şadi Başkanın deyimi ile olgun gençlere bir örnek olur.

Gençler CHP’ye yakışır bir centilmenlikle bir tavır sergilediler. En ufak bir taşkınlık yapmadan sloganlarıyla verdikleri mesajın, birlik beraberlik dayanışma olduğunu gördüm.

Yapılan seçimin bir iktidar seçimi değil, bayrak değişimi olduğunu gösterdiler.

Bu yarışta yeni dönemde gençlik kolları bayrağını devir alan Berkcan Bora’yı ve ekibini tebrik ediyorum.

Diğer aday olan Ömer Faruk Işık’ın centilmenliğini kutluyorum,  birlikte mücadele, dayanışma içerisinde çalışmalarına devam etmesini diliyorum.

Nazım Usta’nın güzel şiiri sanırım kulaklarımıza küpe olur!!!

“Küstürmeyin gençlerimizi hayata.

Sonra her şeyden vazgeçiyorlar.

Yaşamaktan, güzel olan her şeyden.

Bir odada yalnızlığı; bir dağ başında kalmayı, bir adada mahsur kalmayı, nerede bir yalnızlık varsa onu istiyorlar.

Küstürmeyin işte bazı insanları.”