İYİ Parti Bursa Milletvekili ve Büyükşehir Belediye Başkan adayı, Selçuk Türkoğlu, danışmanları meslektaşım İbrahim Erdoğan, Aytaç Cihan ziyaretime geldiler. Türkoğlu; "Bu Şehre Cesur Bir Başkan Gerek!" diyerek seçime dair iddialı konuştu.
Türkoğlu Bursa’da verdiği sendikal mücadeleyle adından söz ettiren nitelikli bir aktivist ve siyasetçi.
İktidarın, anti demokratik politikalarına ve uygulamalarına karşı toplumsal muhalefetin etkin seslerinden biri…
Bulunduğu siyasal oluşumla düşünce anlamında uyuşmasa da, eylemliliklerde sol pratik ortaya koyuyor. Bu nedenle kendisine zaman zaman takılırım,
"Başkan eylemler sol, düşünceler sağ" pratik cevabıyla
"Abi sanırım bulunduğumuz mahallenin baskısı daha ağır basmış sağda oluşumda" diyerek bizleri gülümsetir.
Türkoğlu ile dostça dobra bir sohbet yaptık, tabi ziyaret yeri medya olunca medyanın siyasetle uygunsuz bir şekilde halvet olmasını üzülerek konuştuk.
Selçuk Türkoğlu; "Millet İttifakı içerisindeyken, yandaş medyanın hedefiyken an itibariyle 31 Mart yerel seçimlerine üçüncü bir yol olarak,
kuruluş ayarlarımıza dönerek, özü başımıza giriyoruz. Elbette muhalefet medyası tarafından operasyona tabi tutuluyoruz" diyor.
Birde Türkoğlu’nun ilginç bir tespiti var. Diyor ki;
"Biz CHP ile ittifak yaptığımız için AK Parti ve MHP’li seçmenden gelecek oylar gelmedi. Şimdi tepki oyları da bize gelecek."
Benim görüşümse şu yönde:
14 Mayıs genel seçimlerinde neredeyse özü başına seçime girdiler. Bursa daha önceki genel seçimde çıkardıkları milletvekili sayısına bir artı milletvekili koyamadılar.
Hür müstakil özü başına girdikleri milletvekili seçimleri sonrasında, ortaya atılan iddialar üzerine, teşkilatlarındaki dağılmayı durduramazken, AK Parti ve MHP’den oy almak gibi öngörü nasıl olur?
PARTİ İÇİ OPERASYON
Selçuk Başkan'ın muhalif medya operasyonuna katılmıyorum. Bence İYİ Parti'de kendi içerisinde büyük bir operasyon yaşıyor.
Hür müstakil, özü başı, kendi ayarlarına dönüş, gayet doğal bir siyasi süreçtir. Özgür iradesiyle tek başına ittifak yapmadan da seçimlere girmek kadar doğal bir durum olamaz.
Lakin;
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in düne kadar övgülerle yere göğe sığdıramadığı ittifak ortağı CHP’ye yönelik ağır hakaretler içeren sözler sarf etmesinin bir izahının olması gerek değil mi?
İYİ PARTİ'DE SEÇİMİN AMACI NE?
İYİ Parti, yerel seçimlerle genel seçimler arasındaki seçmenin oy tercihinin değişken olduğunu tam olarak idrak edememiş. Büyük bir hüsrana uğrayacak. Bunu ya bilmiyorlar ya da, her ne kadar hür müstakil, öz başına deseler de, yerel seçimde oyun kurucuların İYİ Parti'ye verdiği rol, CHP’nin seçim hüsranına uğratılması üzerine kurulu...??? Türkoğlu ise bildiğimiz tanıdığımız çizgisini korumaya çalışırken diğer yandan siyasetin azizliğine mi uğruyor?
Lakin seçmen dijital teknolojiye hızlı erişim sağladığı için, yerel seçim sürecini sessiz sedasız yakından takip ediyor.
Seçmen artık partilerin, liderlerin, adayların inciğini cimciğini biliyor, kimlerin ne halt yediğini öyle böyle öğreniyor.
Yani medyadan, siyasetçiden daha çok gündeme hâkim, kimse vatandaşı salak yerine koyamaz, koyanda kendi salaklığını görür!
Yani artık seçim süreçleri yeni bir boyutla ilerliyor.
Gürültüsüz patırtısız sosyal medya ortamlarında adayların yakın takipte oldukları unutulmasın!
TÜRKOĞLU'NUN REFLEKSLERİ SEÇİM ATMOSFERİNDE DEĞİL
Selçuk Türkoğlu’nu benim gibi yakından tanıyan insanlar, AK Parti iktidarının son bulması için Türkoğlu'nun yerel seçimlerde yeniden ittifakla yola devam anlayışında olacağını söylüyorlar.
Parti görevlendirmesi olması münasebetiyle aday olmayı kabul etmek zorunda kaldığı kanısı hâkim. Bir diğer anektod ise İyi Parti'nin Bursa'dan bir güçlü aday çıkaramamış olması. Öyle ki Türkoğlu zaten Milletvekili olarak mecliste. Buda gösteriyor ki kökler henüz saçak salamamış ve İyi Parti kendisini dev aynasında görüyor. İdeolojisi tam oturmamış ki tabanı ve kadrosu zayiat veriyor.
Benim tanıdığım Selçuk Türkoğlu’nun reflekslerinde tam anlamıyla seçim atmosferi görmedim. Buda çok doğal. Bu işer sistematik ilerler. Türkoğlu Bursa'da uzun yıllar varlık gösterdiği platformlarda duruşunu bozmadan bu gün verilen görevi yani halkın teveccühü ve bir takım stratejilerle
TBMM'de temsil noktasında. Enerjisini orada harcamak varken, Bursa onun için ne denli heyecan verici olabilir ki?
Türkoğlu’na, "Bursa nasıl yönetiliyor?" diye sorduğumda, verdiği cevapta oldukça ilginçti.
AKTAŞ YEŞİLİ TALAN ETTİ
Alinur Aktaş’ı seçildiği gün itibarıyla belediye başkanlığı koltuğuna oturmadan tatile gönderilseydi Bursa’nın yeşili bu kadar talan edilmezdi. Bursa yeşil kalırdı. Bursa biliyorsunuz, Yeşil Bursa olarak tanınırdı. Gelin görün ki, AK Parti iktidarı tarafından yerelde ve genelde en büyük talanı kentsel dönüşüm adı altında yaşıyor Bursa. Bursalıların nefes alacağı ne bir gökyüzü nede doğru dürüst yeşil alan kaldı. Borçları da korkunç derece de yükselmezdi Bursa'nın. Borçlanması da az olurdu. Aktaş İnegöl'den sonra Bursa'yı kaldıramadı. Zaman kaybetti şehir.
BURSA KENT OLARAK KÜME DÜŞTÜ
Cankaya: Bursa’nın neleri talan edildi?
Türkoğlu: En önemlisi şehrimiz marka değerlerini kaybetti. Önce Bursaspor’u kümeye düşürdüler. Bursa, termal turizmini Afyonkarahisar ve Balıkesir’e kaptırdı. Tekstilini, havlusunu Denizli’ye, kestane şekerini Manisa’ya...
Neydi?
Soğuksu mevkiini hani termal turizmine açacaklardı. Şimdi oraya TOKİ binaları dikiyor. Alinur Aktaş ile Bursaspor’un küme düşmesi gibi, Bursa’nın marka değerleri de küme düştü. Bursa kent olarak küme düştü. Alinur Aktaş’ın 7 yılı geçkin kent şehremini olarak adam gibi hangi projesini hayata geçirdi? Kestel - Çalı metrosu denildi ortada yok. Demirtaş - Hasanağa metrosu denildi ortada yok. Görükle - Üniversite arası hafif raylı sistem denildi ortada yok. Trafik deseniz ayrı bir keşmekeşlik içerisinde. Nereden bakarsanız bakın AK Parti 20 yıldır bu kentin ömrünü yemiş!
BU ŞEHRE DELİ BAŞKAN GEREK
Cankaya: O zaman çözüm ne?
Türkoğlu: Bu şehre cesur bir belediye başkanı gerek, o da benim. Merkezi iktidardan Bursa’nın hakkı olanı söke söke alırım, alana kadarda yatak yorgan bakanlıkların kapısında yatarım. Gözü kara bir deli başkan gerek, o da benim. İYİ Parti olarak 2019 yerel seçimlerinde bizler Mustafa Bozbey’i destekledik maalesef kazanamadı. Denenmişleri tekrar denemeye gerek yok. Bursalılar bana bir kez fırsat versin o zaman görecekler Bursa’nın; yeşili, doğası, değerleri nasıl korunuyor. Bursalılar görecek, yeter ki bir fırsat verilsin….
Türkoğlu iddialı ve sert bir şekilde eleştiriyor iktidarı. Aynı zamanda muhalefeti ise "Denenmişi denemeye gerek yok" diyerek yarış dışı bırakıyor. Bakalım seçmen oyunu hangi yönde kullanacak.
Bursa'ya aidiyet duygusu ile bağlı olan, Bursa için bakacak, görecek, düşünecek, planlayacak, hayata geçirecek, iz bırakacak, imza atacak olan her kimse, bu şehrin anahtarı onda olsun ve Bursa kazansın. Temennimiz bu yönde.