(Konuk Yazar) Çağla Şahin Yazdı: CHP'de Asıl Değişim Başladı!!

Dün İstanbul Büyükşehir Belediye ve TBB Başkanı Ekrem İmamoğlu Bursa’daydı. Gün boyu çeşitli temaslarda bulunan İmamoğlu, sadece resmiyette bırakmayarak önceki gelişlerinde olduğu gibi gerek esnaf ziyaretleri gerekse halka hitaben yaptığı konuşmayla ve gördüğü ilgiyle bir kez daha siyasi kimliğinin İstanbul sınırlarını aştığını göstermiş oldu. 

CHP’nin değişim rüzgarıyla göreve gelen Özgür Özel’in maalesef ne seçmenin ne partinin hayallerini karşılamadığı rüzgardan ziyade gelip geçen bir esinti olarak kaldığı aşikar. 

Çünkü lider olmak ikinci adam olmaktan çok farklıdır. 
Dirayetli olmak, tutarlı olmak, söylediğinin arkasında durmak, onu destekleyenlere güven vermek ve her şeyden önce rakiplerine karşı abartılı tevazuyla ne ona inananları ne de inanılan değerleri yerle yeksan etmemeyi gerektirir. 

Hal böyle olursa ve bu bir ana muhalefet partisinde yaşanıyorsa mesele daha fazla sarpa sarmadan çözüm aranmaya başlanır. 
Hele ki yıllar sonra kazanılmış büyük bir zafer varsa ve bunun korunması gerekiyorsa…
…

Ekrem İmamoğlu’nun Bursa ziyaretinin son durağı bizim de takip ettiğimiz Merinos AKKM’deki STK buluşmasıydı. 

Bursa’nın ulaşımdan eğitime, kentsel dönüşümden sağlığa tüm sorunlarını kalem kalem verilerle anlattı İmamoğlu. 

Şimdiye kadar Bursa’ya gelen kaç siyasetçi veya hangisi yaşadığımız kentle, daha doğrusu bizlerin çektiği sıkıntılarla bu kadar alakadar olmuştu hatırlayamıyorum. 

Ve devamında çözüm önerilerini de sundu. “Yerel demek gelecek demek” sözleriyle, BBB ve Marmara Belediyeler Birliği Başkanı Mustafa Bozbey’e de mesajını iletti diyebiliriz. 

Dahası TBB başkanı olarak da Bursa’nın sorunlarının çözümünde ortak çalışacaklarını belirterek, yine her yıl İstanbul’dan 250 bin turisti Bursa’ya yönlendirmeyi böylelikle ekonomi ve istihdam anlamında kalkınmaya destek olacaklarını da taahhüt etmiş oldu. 

Sonrasında ise ülke gündemiyle ilgili siyaset, ekonomi ve vatandaşa yansıyan daha birçok soruna da değinen Ekrem İmamoğlu: “Ülkenin sorunlarıyla uğraşacaklarına, sorunları çözmeye gayret göstereceklerine, herkes birbirine düşsün istiyorlar. ‘Bir dahaki seçimi alavereyle, dalavereyle nasıl kazanırız’ diyorlar. Seçim kaybet ama milleti mutlu et. Milletin huzuru için, bu milletin evlatlarını geleceğe dair umutla besle. Ben seçilmek istemem. Yeter ki millet mutlu olsun!” sözleriyle iktidara atıfta bulunurken konuşmasının devamında bu sorunlar da sorumluluk da bizlerin dedi ve çözeceklerini belirtti. 

İmamoğlu bir gün öncesinde de yine benzer sözlerle dikkat çekmiş ve cumhurbaşkanı adaylığını fiilen açıklamış olduğu ile ilgili çokça yorumlar yapmıştı. 

Fakat hemen akabinde sabah saatlerinde Esenyurt Belediye Başkanı terörle ilgili suçlar kapsamında gözaltına alınmış aynı gün tutuklanmış ve hızlıca kayyum ataması gerçekleşmişti. 

Dün akşam saatlerinde Ekrem İmamoğlu sert bir açıklamayla tepkisini gösterirken Cumhuriyet Halk Partisinde acil durum alarmının verildiğini söyleyebiliriz. 

Esenyurt’un gerek iktidar gerek muhalefet kanadında oldukça önemli olduğu malum. Nedeni ise, Türkiye’nin 70 kentinden daha fazla  seçmene ve nüfusa sahip bir ilçe. 
Haliyle seçim dönemlerinde adaylar,siyasi  partiler için değeri tartışılmaz. 

Ve ilginç olan bir detay da gündeme gelen Bahçeli’nin Kürt açılımıyla ilgili sözlerinin yankıları devam ederken Kürt seçmenin yüzde 20’sinden fazlasının yaşadığı da bir yer Esenyurt. 
Bu durumda açılım sözleri böylesi durumlar öncesi öylesine söylenmiş sözler miydi acaba diye de düşünmeden edemiyoruz!

…

Ve bu gelişmelerle beraber biz yine İmamoğlu’nun Bursa’daki açıklamalarına gelirsek, benim tespitim de aynı doğrultuda. Yani İmamoğlu fiilen de olsa Cumhurbaşkanı adaylığının sinyallerini veriyor. Ve hatta sadece cumhurbaşkanılığı değil CHP Genel Başkanlık sinyallerini de veriyor gibiydi…

Özgür Özel bu durumda ne olur? Kırılır mı, üzülür mü bilemiyoruz ama onca hakaret karşısında muhataplarına “olur böyle şeyler yeter ki sevgi saygı olsun”diyor ise büyük bir nezaketle ve alınganlık asla yapmıyor ise;

Bu durumda da “olur böyle şeyler mesele partimizin ve vatanımızın iyiliği için yeter ki saygı sevgi olsun” diyebileceğini veya demesi gerektiğini düşünüyorum.