Hasan Fehmi Yörük: “14 Mayıs’ta Kendi Geleceğimizi Değil, Çocuklarımızın Geleceğini Oylayacağız”

Özel Haber: Metin Eskin/ Balıkesir

29 Ocak 2023 günü yapılan kongre ile İYİ PARTİ Balıkesir İl Başkanlığına seçilen Cesurlar Hareketi'nin yeni il başkanı Hasan Fehmi Yörük yaklaşan 14 Mayıs Milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi milletvekili aday adayı müracaatlarının sona ermesinden sonra İYİ PARTİ'nin Balıkesir ve ülke siyasetine dair sorularımızı yanıtladı.

20 Nisan 1974 yılında Balıkesir'in Kepsut ilçesinin Aslantepecik Köyü'nde doğduğunu söyleyen İYİ PARTİ Balıkesir İl Başkanı Hasan Fehmi Yörük annesinin ev hanımı, babasının ise veteriner Hekim olduğunu, babasının memuriyetinden dolayı çeşitli illerde bulunduklarını ifade etti. Yörük, ilköğretime Kars'ta başladığını daha sonra tayin vesilesi Kepsut'a geldiklerini, lise eğitimini ise Balıkesir merkezde Korel Lisesi'nden mezun olarak tamamladığını söyledi. Lise eğitiminden sonra Anadolu Üniverditesi Eczacılık Fakültesi'ni 1994 yılında bitirerek Eczacılık mesleğini icra ettiğini belirten Hasan Fehmi Yörük lise yıllarında Ülkücü camiasında başlayan siyasi hayatının İYİ PARTİ'nin Cesurlar Hareketi içinde Balıkesir İl Başkanı olarak devam ettiğini söyledi.

Siyasete neden girdim?      

Hayata memur çocuğu olarak başladım. Böyle olunca da memurlar genelde siyasete uzak durdular. Devleti temsil etme duygusu ve devlet adamı olma dürtüsü ile aktif siyasetin içinde, politize olmadılar. Zamanla bu içeriğin boşaltılması beni inanılmaz derecede rahatsız etmeye başladı. Özellikle küçük yerlerde, devlet memurların siyaset yapamaması, serbest meslek erbabı dediğimiz kişilerde siyasetin kirlenmesinden dolayı da bu ortamlarda bulunmak istemediler. Sonuçta siyaset meydanı liyakatsiz insanların oyun alanına dönüştü. Siyaset erbabında kalitenin düşmesi ile birlikte tayincilik ve adamcılık kavramı topluma yerleşmeye başladı. Bunları yaşayıp, hükümetlerin yanlış politikalarını görünce ve bunun yanında okuyup, araştırıp dünyayı gezince, dünya anlamında çağ olarak büyük bir kopukluk yaşadığımızı görüyorsunuz. Bütün bunları anlayınca medyada gösterilen uçuyoruz, büyüyoruz, çağ atlıyoruz, 21. yüzyıl Türkiye yüzyılı olacak gibi söylemlerin birer balon ve hayal olduğunu fark ediyorsunuz. Senelerdir milletimizi bu algılar ile uyuttuklarını fark ettim. Yurt dışı fuar, sempozyum gibi etkinliklere katılanlar aradaki farkı görmeye başlıyor. Bütün bunları görünce, bu ülkeye, Cumhuriyet'e borcunuz olduğunuı idrak ediyorsunuz. Türkiye bizi eğitti, yetiştirdi,bize para kazandırıyor. Bunları idrak etikten sonra neden bu ülke, bu durumda sorusunu kendinize sorup, siyaseti kendinize bir görev ediniyorsunuz. Neticede de siyaset mekanizmasının içinde bulunmalıyım dedim ve Cesurlar Hareketi olan İYİ PARTİ'de Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener liderliğinde aktif siyasetin içinde bulunmaya başladım.

Balıkesir'li seçmen iktidar milletvekillerinin adını bile bilmiyor.

Bırakın seçmeni, Balıkesir'de basın mensubu arkadaşlar bile iktidar partisinin milletvekillerini bir çırpıda sayamadı. Hatta bir kaç tanesi hariç adını bile hatırlayamıyoruz. İktidarın ve vekillerinin halktan, toplumdan ne kadar kopuk olduklarının en bariz göstergesidir bu durum. Zira insanların içine giremiyorlar. Çünki sorulacak sorulara verebilecekleri cevapları yok. Sadece ezberlerinde bulunan cümleler dışına çıkamıyorlar. Millet algı opresayonu kokan cevaplara prim vermiyor.

İYİ PARTİ milletvekilliği seçimlerine müstakil liste ile girecek.

Millet İttifakı bileşenlerindeki partilerin nasıl bir strateji izleyeceğini bilmiyoruz. Karışmak ta haddimize değil. Ancak bizler İYİ PARTİ olarak milletvekili seçimlerine kendi listelerimiz ve partimizin logosu ile ittifak içinde, müstakil olarak gireceğiz.

İYİ PARTİ milletvekili adaylarını istişare ve temayül ile belirleyecek.

Partimizde adayların nasıl seçileceği konusunda onsekiz büyükşehirde çalışma tamamlandı. Bu illerde üye bazında oylama ile belirlenecek. Resmi olmayan bir önseçimle, üyelerin oy kullaması ile belirlenecek. Balıkesir özelinde çalışmalarımız devam ediyor.Bizim teklifimiz, teşkilatların karar vermesi yönünde oldu. Tüm bileşenlerimiz olan ilçe teşkilatları, başkanlıkları, il ve ilçe delegeleri ve üyeleri var. Her ilçenin dokuz kişilik milletvekili listesini yapmasını istiyoruz. Genel Merkezimize bu önerimizi  ilettik. Büyük bir ihtimalle kabul edilecek.  Katılımcığın ve temsilde adaletin sağlanması için en doğru yolun bu olduğuna inanıyoruz. 

İtitfakımızın diğer partileri ile koordinasyon içindeyiz.

İl Başkanalarımız ile yaptığımız toplantıda bizim için çok önemli olan sandık güvenliği konusunda tam bir kordinasyon içinde bulunmayı kararlaştırdık. Oy kullanma sürecinden, ıslak imzalı tutanaklar ve il-ilçe seçim kurullarına oyların teslim edilmesine kadar olan süreci koordineli ve bir birlerini teyit eder şekilde yapılandırmak için gerekli tedbirleri alıyoruz. Her parti kendi koordinasyon merkezini kuracak ve verileri işleyecek. Tüm veriler ittifak ortakları tarafından paylaşılarak veri karşılaştırması yapılacak.

Ancak 14 Mayıs seçimleri iki bileşenli bir seçim. Cumhurbaşkanlığı için sahada birlikte hereket ederken, milletvekilliği seçiminde vekil listelerimiz ayrı ve kendi partimizle seçime katılacağımız için kendi adımıza hareket edeceğiz. Bundan dolayı milletvekili seçim ve propaganda çalışmalarımız ayrı olacak.

Seçmen sindirilerek, korkutulmaya çalışılıyor.

Seçim çalışmaları için sahaya indiğimizde ve özellikle de kırsal da seçmenin bir korkusu ile karşılaşıyoruz. Bir kısım fikrini açıklasa bile bunu bir çekince ile yapıyor, bizi desteklediklerini söyledikleri halde aynı fotoğraf karesine girmek istemiyorlar. Mevcut iktidar hem genelde, hem yerelde iş ve aş korkusu ile vatandaşı muhalefet siyasetine karşı korkak ve ürkek hale getirmiş durumda. Bunları kırmak için iktidara talibiz. Yaptıkları sosyal yardımlarla oy toplamaya çalışan ve insanlara bunları kaybedecekleri korkusunu empoze eden bir iktidar ile mücedele ediyoruz. Elbette devlet ihtiyacı olan her bireye sosyal yardım yapmalı. Ancak iktidar, Altıeylül ilçesinde 69 bin haneye sosyal yardım yapıldığı ile övünüyor. Güzel ülkemde bu insanların olmasının utancını yaşayacaklarına, yardım etmekle övünüyorlar. Ülkemin vatandaşları zenginleşip ekonomik ve sosyal refahlarını arttıramıyor, mevcut iktidar, geçen yirimiiki yılın sonunda fukaralığı tabana yaymakla övünüyor. Bu bile aktif siyasetin içinde olmanın başlıca sebeplerinden biri.

İş dünyası gerçekleri görmeye başladı.

İş dünyası tabanda yaşanan zulmün kendilerine geldiğini görmeye başladığını zannediyorum. İş dünayasının, biz rahatız, bize dokunmayan yılan bin yaşasın görüşünden vazgeçtiğini görüyoruz. Görüyoruz ki, iş dünyasından Millet İttifakı'na doğru artan bir teveccüh var. Bunu milletvekili adaylığı ve siyasete dair söylemlerinde görmek mümkün. Kaba tabirle olacak ama, tam da karşılığı bu, ikitdar artık şirketler çöker hale geldi. İş insanları, iktidarın icraatları karşısında sustukça siyasi ve ekonomik baskı şiddetinin giderek arttığını ve artık sıranın kendilerine geldiğini görmeye başladı.

İttifakımıza terör örgütleri üzerinden algı operasyonu yapanlarla hukuki micedelemiz başlıyor.

Siyasi iktidarın destekçileri ve binlerce trolü seçim yaklaştıkça algı operasyonları için her türlü argümanı ahlaksızca kullanmaya başladılar. Son dönemde ise HDP nin Cumhurbaşkanı adayı çıkarmama kararı sonrası yapılan algı operasyonları ahlak ve vicdanın yok sayıldığı bir ortam yarattı. İktidar yanlısı kişiler terör örgütünün sözde elebaşlarının açıklamalarını referans göstererek partimize ve Millet İttifakı'na yamamaya, bizim fikrimiz gibi lanse etmeye çalışıyorlar. Teör örgütünün açıklamalarını yazılı, görsel ve dijital medya organları ile birlikte sosyal medya kanalı ile yaymak terör örgütü propagandası yapmak ve terör örgütü üyesi olma suçlarını kapsayan ve cezası oldukça ağır olan bir eylemdir. Partimizin hukuçuları bu şekilde paylaşım yapanları tesbit edip, haklarında suç duyurusunda bulunarak tüm hukuk yollarını deneyerek ceza almalarını sağlayacak girişimlere başladılar. Bilerek veya bilmeyerek bu tür paylaşımlar yapan herkesi şimdiden uyarıyorum. Açılan davalar sonucunda ceza alacaklar, şimdiden kusurumuza bakmayın. Bir eylem kanunda suç ise, bunu cezasını çekecekler.

14 Mayıs'ta kendi geleceğimizi değil, çocuklarmızın ve torunlarımızın geleceğini oylayacağız.

Babalarımız, dedelerimiz "artık bizden geçti derdi" Biz de, artık bizden geçti diye bakıyoruz. Yirmiiki yıldır beceriksiz, basiretsiz, liyakatsiz siyasilerin yönettiği bir ülkede yaşıyoruz. Öylesine tehlikeli bir sürece girdik ki, hırsızlığın, yolsuzluğun, arsızlığın hukuksuzluğun normal gibi karşılandığı bir dönemi yaşıyoruz.Üzülerek söylüyorum ki, kendi çocuğumu ülkemde tutmaya çalışıyorum ve ülkem adına çok üzülüyorum. Ülke gençlerinin yurt dışına kaçmak istemesi.en yetenekli dediğimiz öğrencilerin dahi kargoculuk, garsonluk yapmak için yurt dışı hayali kurması çok üzücü. Eski dedikleri dönemlerde biz yurt dışındaki üniversitelerle yarışmak için yurt dışına giderdik. O dönemde bir çok üniversitemiz ilk bin içindeydi, şimdi ise bir tek Boğaziçi Üniversitesi ilk bin içinde ve onunda sıralaması yediyüzlerde. Çocuklarımıza ve torunlarımıza çok büyük bir borcumuz var. 14 Mayıs'ta kendi geleceğimizi değil, çocuklarmızın ve torunlarımızın geleceğini oylayacağız. Bizim Atatürk'e bir borcumuz var. Onun "Bu ülke sonsuza kadar payidar kalacaktır" vasiyetini yerine getireceğiz.

15 Mayıs sabahı Türkiye ve Balıkesir yeni, mutlu, umutlu ve güzel bir güne uyanacak.

Siyaset bir hedef işidir. Bizim hem ülke genelinde hem Balıkesir özelinde hedefimiz alınacak tüm milletvekilliklerinin alınıp, yirmiiki yıldır süren ve gittikçe şideetini arttıtran istibdat dönemine son vermektir. Bütün gayretimiz, emeklerimiz bunun içindir. Ve bunun olacağına inancımız tamdır. Balıkesir özeline gelecek olursak, ilimizden çıkacak olan dokuz milletvekilinin tamamına talibiz. Elbette hedefimiz bu. Ancak bir de realite var. Dokuz milletvekilinden en az altısını Millet İttifakı'nın alacağını düşünüyorum. İttifakımızın vekil sayısı yedi olursa kimse şaşırmasın, bizim için sürpriz değilidr. İttifakımızın toplam vekil sayısına göre de üç veya dört milletveki İYİ PARTİ'nin Cesurlar Hareketi'nden çıkacaktır. Milletvekili aday adaylarımıza bakıldığında vekil kalitemizin kalitesi de ortada. Her biri diğrerinden değerli aday adaylarımız var. Ayrıca unutulmamalıdır ki, bizim partimizde dava sadece milletvekili adaylığı ve seçimi ile sınırlı değil. Biz yaşanacak, güzel, mutlu, refah içinde ve huzurlu bir Türkiye'nin davasına inanmış insanlarız. Seçim sonuçlandığında bütün Türkiye va Balıkesir bunu görecek. Bizler" insanların kuyunun dibinde oturmasını istemiyoruz. Kuyunun dibinde oturanlar, gökyüzünü kuyunun ağzı kadar görebilir" Bizler Türk milletini layık olduğu yere getirmek, kuyunun dibinden çıkartıp, tüm semayı görebilecek konuma getirmek istiyoruz. Türk insanı bunu hak ediyor.