Başkan Aydın konuya ilişkin bir açıklama yaptı; ancak kulislerde konuşulanlar, bu açıklamanın kamuoyunu ikna etmekten uzak bulunduğunu gösteriyor.
Oysa bu konu sıcaklığı geçmeden, muhataplarının sağduyulu bir şekilde bir araya gelerek çözmesi gereken bir meseleydi. Henüz geç kalınmış bir durum yok. Ancak yaşanan gerilimle ilgili Bursa kamuoyunu tatmin edecek net ve şeffaf bir açıklama da hâlâ yapılmış değil.
Dahası, CHP Genel Merkezi’nin, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın ile Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey arasında oluşan bu gerilime müdahil olarak bir uzlaşı zemini oluşturması gerektiği açıktır.
Bursa’da yazılanlara baktığımda açıkçası içim sızlıyor.
Düne kadar AK Partili Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a methiyeler düzen, sevgi gösterilerinde sınır tanımayan bazı isimlerin bugün CHP’li belediye başkanları üzerinden saf tutması, hatta bu gerilimi körüklemesi düşündürücüdür.
Her dönemin fırıldakları, yeni dönemde de yerlerini almaya çalışıyor.
Daha da vahimi, bu tavırların karşılığında “hatırı sayılır” kazanımlar elde edildiğine dair söylentilerin kulaktan kulağa dolaşmasıdır. Doğru mu, değil mi bilemem — ama konuşuluyor olması bile başlı başına bir sorundur.
Böylesi bir krizde bazı “yancıların” ellerini ovuşturarak ortamdan menfaat devşirmeye çalıştığını görmek zor değil.
Kulislerde dolaşan “restleşme” iddiaları — Mustafa Bozbey’in CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Zeybek’i arayarak disiplin süreci istediği, “ya ben ya o” dediği yönündeki söylentiler — zaten kırılgan olan ortamı daha da zehirliyor. Bu tür dedikodular, işi Mustafa Bozbey CHP’den istifa eder mi noktasına kadar sürüklüyor.
Bir de bir lafı beş yapıp iki başkan arasında yangına benzin dökenler var… Onlar ayrı bir vaka.
Bursaspor’u siyasetin merkezine çekip belediye başkanlarına karşı bir sopa gibi kullananların yazdıklarını gördükçe gülümsemekle yetiniyorum.
Bursaspor bu kentin ortak değeri, markasıdır. Onu yıpratan her söylem, aslında Bursa’yı yıpratır.
Şimdi soralım:
Mustafa Bozbey, Erkan Aydın, Faruk Çelik ve Enes Çelik üzerinden üretilen bu spekülatif tartışmalar Bursa’ya ne kazandırıyor?
Kaosu kim büyütüyor, bundan kim besleniyor?
Görünen o ki; bazıları “verdiğinizin hakkını veriyorum” görüntüsü altında ateşi körükleyip yangın çıkarmakla meşgul.
AKP’nin değirmenine su taşımaya yine dolaylı olarak devam ediyorlar.
Bursa’da, CHP üzerinde oluşturulan suni gündem AKP’nin işine yaradığını sanırım, aşağı süreci gözlemleyenler farkındadır.
Oysa hiçbir CHP’li belediye başkanının birbiriyle kavga etme lüksü yoktur.
Bursalı seçmen, kavga için değil; yaşanabilir bir kent için oy verdi.
Cuma günü Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in rutin olarak her ay yaptığı yatırım ve hizmet toplantısında, bu mesele mutlaka gündeme gelecektir. Umarım o toplantı, polemik üretmek için değil, bu suni gündemi bitirmek için bir fırsata dönüşür.
Kimse suni gündemlerle Bursa’nın gerçek sorunlarını perdelemesin.
Bu şehir kavga değil, hizmet hak ediyor.
İktidara yürüyen bir parti olarak CHP’nin önüne kimse böyle suni engeller koymamalı.