Ancak eleştiriler kendisine değil ailesine yöneldiğinde refleksi değişiyor ve kamera karşısına geçiyor. Yıllar önce tarihini hatırlamadığım bir dönemde Bursa Hünkar Köşkü’nde yaptığı basın toplantısında da benzer bir tabloya tanıklık etmiştik.
Dün yapılan basın toplantısında da tablo değişmedi. Ancak bu kez toplantıya ben ve benim gibi az sayıda gazeteci davet edilmedik. Elbette davet edilmemekte özel bir art niyet aramıyorum; fakat davetlerin WhatsApp üzerinden sınırlı bir listeyle yapıldığı bilgisi kulislere yansıdı.
Açıklamaları biz de kamuoyuna yansıyan video ve metinlerden izledik. Ton sertti, netti ve alışılmışın dışındaydı. Gördüğüm kadarıyla kendisi ve ailesi hakkında ortaya atılan iddialara yanıt verirken, eleştiri yapanlara da “aba altından sopa” gösteren mesajlar verdi.
Bardağı taşıran son paylaşım ise Bursaspor Başkanı ve oğlu Enes Çelik’e yönelikti. Bursa Büyükşehir Belediyesi üzerinden paravan bir şirket aracılığıyla asfalt ihalesi alındığı iddiası ortaya atıldı.
Bu iddia üzerine Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’ın X hesabından paylaşılan 30 saniyelik video fitili ateşledi. Aydın paylaşımı kendisinin yapmadığını, sosyal medya paylaşımlarını yapan şirketle bağını kestiğini söyledi.
Fakat Faruk Çelik bu açıklamayı yeterli bulmadı ve paylaşımı yapanların ortaya çıkarılmasını istedi. Bu noktadan sonra mesele bir iddia olmaktan çıkıp siyasi bir krize dönüştü. Anlaşılan o ki Çelik ailesi yapılan paylaşımın peşini bırakmayacak.
Faruk Çelik açıkça “Bizi taşlayanlara karşılık olur” diyor. Yani bundan sonra kendisine ve ailesine yönelik eleştiriler karşısında tavrının daha sert olacağını ilan ediyor. Eleştiri yapanlara “Belgelerle gelin” çağrısı yapması dikkat çekici ama şu soruyu da beraberinde getiriyor: Bugüne kadar gerçekten belgesiyle karşısına çıkan oldu mu?
Çelik en önemli vurgularından biri olarak hiçbir şekilde devlet ihalelerine girmediğini, yerel yönetimlerde şahsi olarak herhangi bir istekte bulunmadığını söylüyor. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ile seçimden bu yana bir hayırlı olsun ziyareti dahi yapmadığını, arkadaşlık dışında hiçbir ekonomik ya da ticari bağlarının olmadığını özellikle vurguluyor.
Faruk Çelik bu ülkede en uzun süre bakanlık yapan isimlerden biri olmasına rağmen Bursa’dan hiçbir zaman kopmadı ve bu durumdan rahatsız olanların olduğunu da biliyor. Çelik ailesiyle ilgili iddiaları ortaya atanların bir kısmının da yine kendi mahallesinden insanlar olduğunu ifade ediyor.
En çarpıcı cümlesi ise şu: “Bizi taşlayanları, bundan sonra biz taşlayacağız, gül atmayacağız”
Sayın Çelik; “Taşı atanları karşı tarafta aramayın, sözde yol arkadaşlarınız sizi taşlıyor.” Daha açık söylemek gerekirse Bursa’da AK Parti içinde siyaset yapan bazı isimlerin Faruk Çelik’ten rahatsız olduğu biliniyor ve kendisi de bunun farkında. Nitekim Bursa’da Faruk Çelik–Efkan Ala–Alinur Aktaş hattını bilmeyen yok.
Bu yaşananlar bir basın açıklamasıyla kapanacak gibi görünmüyor. Aksine yeni bir sürecin başladığı izlenimi veriyor ve asıl sorular şimdi başlıyor: Kim neyi, neden yaptı? Kim kimi gerçekten hedef aldı? Ve bu mesele Bursa siyasetinde hangi dengeleri değiştirecek?