Bazı CHP’liler boşboğazlığı siyaset sanıyor, dolu boş konuşmayı büyük marifet sanıyorlar!
Her ne hikmetse, CHP’de yapılan özel toplantılar dahi anında kulislere düşüyor.
Toplantıya katılanların içinde bazı kişiler aslı astarı olmayan bilgileri, kendilerine tetikçi olabilecek kalemlere servis ediyorlar.
Her ne kadar konuşulanların dışarı çıkmaması gerektiği yönünde hem fikir olunsa da, siyasi etiği ile etiketi karıştıran bazı kişiler çok gerçekçi olmayan bilgileri anında dedikodu kalemşorüne servis ediyorlar.
Önceki gün kurultay öncesi Bursa CHP ilçe başkanları kurultay öncesi il başkanlığında toplantı yaparak kurultayda parti meclisine ve MYK’ya önerilecek isimler üzerinde düşüncelerini paylaşıyorlar.
Toplantı başlarken ise Gemlik İlçe Başkanı Servet Pehlivan, toplantıda paylaşılan bilgilerin ve konuşulanların birilerinin anında basına servis ettiğine dair rahatsızlığını dile getiriyor.
Lakin iki kişi dışında üçüncü şahısların bildiğinin sır olmadığını başkanın aslında iyi bilmesi gerekiyor. Hele CHP’de konuşulanlar ışık hızıyla kulislere düşerken…
Gelelim CHP ilçe başkanlarının gerçekleştirdikleri kritik toplantıda yaşananlara;
Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin parti meclisi (PM üyeliği) için Ayhan Solak ismini öneriyor, yanında getirdiği dosya kâğıdını sırasıyla ilçe başkanlarına imzalatıyor, en son ise İl Başkanı Nihat Yeşiltaş imzalıyor.
Bu arada “Parti meclisine örgütten biri olsun!”gibi bir söylemi garipsediğimi belirtmek isterim.
Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Canan Taşer örgüt neferlerinden değil mi?
Neymiş efendim; ilçe başkanları kısmi olarak Canan Taşer demişler. Yahuu nasıl bir kafa bu, ben algıyı yapayım yiyen yesin sallaması!
Canan Taşer gençlik kollarının her kademesinde görev yapmış, ardından parti meclisi üyesi olarak partisinin verdiği her görevi yerine getirmiş, gece gündüz demeden çalışan genç bir kardeşimiz.
Özgür Şahin’i Nilüfer gençlik kolları başkanı olduğu dönemden beri tanırım. Zaman zaman kendisinin beğendiğim tavırları da olmuştur.
Ancak her ne hikmetse Özgür başkanı son dönemlerde takip ettiğim kadarıyla; pragmatik davranışlar içerisinde olduğu da dikkatimden kaçmıyor.
Ülkede, Bursa’da, Nilüfer’de onca sorun varken, parti içi mücadelede sanki bir kast oluşturma yarışına girdiğini görüyorum.
Yapılan davranışların ilkesel, etik hiçbir yönü olmadığını Özgür kardeşime belirteyim.
CHP Bursa’nın Nilüfer’den ibaret olmadığını hatırlatmak isterim.
Pravdası olan malum yaman kalemşore bilgileri taraflı bir şekilde aktarmak ne kadar etik o kısmını Özgür kardeşim ölçsün biçsin!
CHP’nin kritik toplantısında neler konuşulmuş bir de buradan okuyun:
İlçe başkanları parti meclis üyeleri Canan Taşer ve Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nu başarılı buluyor, bu arkadaşların tekrar parti meclisine adaylığı konusunda mutabakata varıyorlar.
Tabii üçüncü bir isim için de düşüncelerini dile getirmişler.
Hatta Bursa’nın genel başkan yardımcılığı noktasında bir ismin dahi olması ortaya atılmış,
Bu ismin de Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun olması dile getirilmiş!
Bence İlçe başkanları süreci doğru değerlendirmiş olmalılar ki, Canan Taşer ve Nurhayat Altaca Kayışoğlu üzerinde hemfikir olmuşlar…
…
Parti meclisine aday olan örgüt içerisinde başka isimler de var tabii ki;
Önceki dönem il yöneticisi Cemile Boncuk, Şaziye Öztürk de parti meclisi adayı olduklarını deklare ettiler…
Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin bu örgütün gençlik kollarından gelen bir isim olarak genç popülizm yapılıyor tepkisine, Mudanya İlçe Başkanı Seda Bozdağ Güzelkaya ifraz ediyor.
Evet, CHP’yi yönetenlerin yaş ortalamasının maksimum 60 olması daha sağlıklı, daha nitelikli olacağı düşüncesini taşıyanlardanım…
İnsanlar yaşlandıkça statükocu ve muhafazakâr bir hal alırken;
Gençlik ise yeniliklere açık, hızlı düşünen, anında refleks ortaya koyan bir iradeye sahiptir.
Özgür başkan bence filmi geriye sarsın ve gençlik dönemine dönsün,
Bir de bugünüyle karşılaştırsın, nasıl bir dezenformasyon yaşadığının farkını görecektir!
Son olarak 39. CHP kurultay öncesi Ankara kulislerinde aldığım bilgiler; Genel Başkan Özgür Özel’in 60 kişilik parti meclisi için 60 isim veya 80 isim önerisini kurula sunabileceği yönünde…
60 kişilik listenin 8’inin bilim kurulundan seçileceğini de hatırlatmış olayım.
Ve kurultayın parti meclisi için kıyasıya bir yarışa sahne olacağı da muhakkak gibi görünüyor.