Atıklar Çöp Değil Milli Servettir

Küresel ısınma ve iklim değişikliğine karşı başta AB olmak üzere gelişmiş ekonomiler önemli adımlar atarken, ülkemizde de geri dönüşüm seferberliği uygulanarak, atıkların geri dönüşümle yeniden ekonomiye kazandırılabileceği belirtiliyor. TOBB Kadın Girişimciler Kurulu ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) işbirliğinde düzenlenen “Türkiye’nin Girişimci Kadın Gücü” Yarışmasında “Sürdürülebilir ve En Çevre Dostu” kategorisinde Türkiye birinciliği ödülüne layık görülen, Bursa Kayapa OSB firmalarından Burpol Polimer Plastik A.Ş.’nin Genel Müdürü İlkay Yıldırım, 18 Mart Dünya Geri Dönüşüm Günü ile ilgili bir açıklama yaptı. Yıldırım, dünyadaki milyarlarca ton kaynağın hiç bitmeyecekmiş gibi tüketildiğini belirterek, “Oysa kaynaklar sınırlı ve hızla tükeniyor. Çevre kirliliği ve küresel ısınma, acil çözmemiz gereken sorunlar olarak önümüzde. Dünyanın yaşanabilir bir gezegen olarak kalabilmesi bizim elimizde ve gelecek nesiller için bunu yapmak zorundayız. AB de bu amaçla 2030'da karbon emisyonunun yarıya düşürülmesi ve 2050’de net sıfır emisyon hedefini açıkladı. Bu hedefe ulaşmak için atılması gereken adımların başında da geri dönüşüm geliyor” dedi. Ortaya çıkan atıkların büyük bir bölümünün geri dönüştürülerek, yeniden ekonomiye kazandırılabileceğini, böylelikle çevre kirliliği ve küresel ısınmaya karşı önlem alınabileceğini ifade eden İlkay Yıldırım, “Dönüştürülebilir malzemeler atık veya çöp değil, yeniden üretim için hammadde, yani milli servet olarak görülmelidir. Geri dönüşüm, Bursa ekonomisi ve ülke ekonomisi için bir zorunluluktur” diye konuştu. “GERİ DÖNÜŞEBİLEN HAMMADDE KULLANMAK ZORUNLU” İlkay Yıldırım, açıklamasında Uluslararası Geri Dönüşüm Bürosu (BRI) verilerine göre dünyanın hammadde ihtiyacının yüzde 40’ının geri dönüştürülebilirler atıklar ile karşılandığını ifade ederek, AB’nin sıfır emisyon kararı gereği ihracat yapacak firmaların sürdürülebilirlik kapsamında geri dönüşebilen hammadde kullanmak zorunda olduğuna dikkati çekti. Yıldırım, “Yeşil mutabakat kıstasları kapsamında nötr karbon seviyesi hedefine ulaşmak için ülkemizde geri dönüşüm seferberliği ilan edilmelidir. Başta otomotiv, tekstil ve beyaz eşya olmak üzere sektörler üretimlerinde daha fazla geri dönüştürülmüş hammadde kullanmak üzere kapsamlı tedbirler almalıdır” şeklinde konuştu. Özellikle plastik atıkların sanayi için büyük önem taşıdığını söyleyen Yıldırım, “Geri dönüştürülmüş plastik hammaddenin kullanımı her sektörde zorunlu hale geliyor, sürdürülebilirliğe önem veren firmalar petrolden imal edilen plastik hammaddeye alternatif olarak dönüştürülebilir (recyle) atıklardan üretilen ürünleri kullanmaya başladı. İhracat yapan firmalar artık geri dönüşümlü hammaddeler kullanarak karbon emisyonlarını azaltıyor. Bu durum da plastik atıklara ve onların geri dönüştürülmesine olan ihtiyacı artırıyor. Bu nedenle atıkların azaltılması, yeniden kullanılması ve geri dönüşüm sitemlerinin uygulanması gün geçtikçe daha fazla ilgi görüyor” diye konuştu. “PLASTİK HAMMADDE TÜKETİMİNDE İKİNCİYİZ” Türkiye’nin plastik hammadde tüketiminde Avrupa’da ikinci sırada yer aldığını dile getiren Yıldırım, şunları söyledi : “Üretimde hammadde olarak kullanmak üzere her yıl milyarlarca dolarlık plastik ithal ediyoruz. Bu da cari açığa neden oluyor. Oysa geri dönüşüm yöntemleriyle ülkemizdeki atıklardan plastik hammadde elde etmek mümkün. Plastikler, geri dönüşümü kolay malzeme olma özelliğine sahip. Plastik malzeme eritilip yeniden şekil verildikten sonra defalarca kullanılabiliyor. Örneğin; otomotivde kullanılan plastiklerin yüzde 75’i geri kazanılabilir ürünlerdir. Geri kazanılmış ürünler tekrar otomotiv sektöründe plastik olarak kullanılabilmektedir. Plastik malzemeler hafiftir, bu da lojistik için gereken enerjinin daha az olması demek, dolayısıyla daha az karbon salınımı anlamına geliyor. Plastik malzemenin tercih edilmesiyle enerjiden ve maliyetten de tasarruf sağlanabilmektedir.”